sünnet aletleri

öreke, köylü kadınların, yün evirmek,yünü ipe çevirmek  için kullandıkları tahta çubuk, Eski adı sümek. Alet özel olarak sivriltirlirdi. bu çocuğun sünnet derisine cinsel organ ucundan sokulurdu. deri gerdirilirme işlevi görürdü

  Tığ şiş gibi malzemeler sünnet derisini pipi ucundan sokulmak suretiyle gerdirme  ölçme maksatlı kullanıldı.Bu yöntem en son. genellikle avrupa ortası komunizmin baskın olduğu ülkelerde yapılan gizli yapılırdı.  Çingeneler zamanı filminde bu sahne vardır.

Ustura kullanmak en çok berberlerin kullandığı yöntemdi . Halkarasında özel sünnetçi yoktu. Berberler için yaz zamanları  ek iş ek gelir demekti. Berberler babadan kalma yöntemlerle bu işlere de bakardı. , son zamanlarda ustura'nın yerini jiletler aldı. Mesela somalideki kadın sünnetlerinde Jilet kullanılmaya hala devam edilmektedir

Kıskaç yöntemi en çok yahudiler kullanmaktadır Sünnet yahudilikte genellikle yeni doğan çocuklara  din adamları tarafından bir Tören düzenlenerek yapılırdı. Akan kan varsa emme de yapılır. halen daha geçerli bir yöntemdir. Tören esnasında çocuk soyunur ve bir çırpıda hızla işlem yapılır.

daha sonra da bu iş için malzemeler üretildi.

Amerika ve avrupada ise işin hijyen ve mükemmelliği için çocucğun kıpırdamasını önleme yatağı yapıldı böylece çocuk hareket edemeyecek . Sünnet eden kişi rahatlıkla işini yapacaktı.

Çan yöntemi sonra keşfedildi bu aslında penis başını koruyan bir çan deriye yerleştirip sünnet derisini düzgün kesmek için vede kan akmasını azaltmak için  damarları büzme maksadı taşıyordu.

 Hastanede cerrahlar ise keski gibi malzemeler kullanarak bu işi yaptılar, Tıp gelişmişti

Klamp yöntemi  kıstırma ,sünnet derisini gerdirip kıstırarak geri kaymasını önlemek için mahalli sünnetçilerde kullanılmaya başlandı .Gerdirerek kesilecek kısmı kıstırıyordu ve bir ustura veya jiletle kesip sünnetlik başı alıyordu.

makas ise ustura kadar yaygın daha ilkel yöntemlerden biriydi buda birçok sünnnette kullanıldı.

1990 lı yıllarda koter yakarak sünnet başlamıştı yavaş yavaş yakarak sünnet moda oldu, böylece yanan deri kan akmayacaktı. Kansız sünnet koter demekti. Koterle yakarak kesince kan fışkırma olasılığı yoktu. Aile sünnetçi çok başarılı kansız kesiyor diye imajı vardı . Eskisi gibi kan gelmiyordu çünkü yakınca pıhtılaşıyordu damarlar yanıyor deri büzülüyordu. Ama bu sefer de kesik değil yanık acısıyla karışık iyileşme uzamıştı. Halen koter kullanılmaktadır.

Tara klamp denen bir doktor malezyada tek steril 1 kullanımlık sünnet aletini  icat etmişti
plastik kıskaç sıkınca bir giyortin gibi kıstırıp sünnet derisini kısıyordu. Kan akmayacaktı . avantajı ise çocuk birkaç gün sonra bu plastik kabı çıkartılacak. idrarını rahat yapacaktı. Belkide en az acılı yöntem keşfedildi.

çan yönteminin ilk hali sünnet derisi iple boğularak kesiliyordu

ilk sünnet aletleri milattan önce

son sünnet aleti pratik en az acılı olan




sonuç :Sünnet içinde  bir tarih gizli a çıkacaktırslında. Araştırılırsa çok şey

kız gözüyle

Bu anlattığım baya eski biraz safça anlatacağım ama gerçek bu yazıları görünce bende anlatayım dedim bakalım becerebilecekmiyim gerçek hihaye yazmayı. Ne yalan söyliyim,birçok şeyi erkek terimlerini o yıl öğrenmiştim , Biz şehirde yaşadık hep.kaba konuşmalar ailemde hiç öğretilmedi. Ailem aşırı disiplinliydi ama annem köyde doğmuş ve öğretmen oldugu için köyle bağlantısı kesilmişti.
 İlkokula yeni başlamıştım ailde tek kızdım.. Benim erkek kardeşim yok. Şehir içinde bir kızsanız karşıt cinsin farklılığını geç öğrenirsiniz. Önünüzde bir erkek çocuğun altı değiştirilmediyse veya tesadüf olmazsa. Yaz tatili ilk defa köyümüze gittik.Aslında hiç gitmek istememiştim kimbilir ne sıkıcı olucaktı. Mecburen gittim Ninemlerin evinde kaldık. Komşu arkadaşlar edindim kızlararla derye gittik. Oyun oynarken oğlan çocuklarını derede yüzerken çıplak görmüştüm. Benden fazlalıkları vardı. Önünde sallanan küçük bir şey. Biz kızlar onlar gibi çıplak yüzemezdik sadece ayaklarımızı suya değdirdik. Benim de beraber kız gurubum vardı. İlk defa gördüğümde şaşırdım, Aaaaa o ne !! parmağımı gösterdim . Filiz kız bilmiyon mu ona BİBİ derler. Erkeklerin hepsicinde var. Hüsniye bibi diil gız o, pipi, ama erkekler çük diyo gız kikikiki. Benim kardaşım hasan bu hafta kestiriveecekler onu. Ahanda bu gödüğünüz çocuklar daha kesilmemiş. Baah gız Kırmızı uçlu daha güççüh birber gibiyin. Sen taha önce görmedin mi , Iı-ıh kfamı salladım. Hakikaten öyle. Ama komikti. Kızlar cinseliğe meraklıydı öyle çok şey öğrendim ki. Erkekler hakkında bizim gibi çömelerek işemiyormuş. Ayakta o şeyini tutupta işiyormuşlar. Bir kez babamı da tuvalette yakta görmüştüm. Kesiyorlarmış o şeyi. Merak ettim sordum. Kestirince bizim gibi kız gibi mi oluyo. Hahah olurmu, yarısını kesiyolaa küçük bişey kalıyo komşu metininkine baktıydım ben. Küçük mantara benziyo kesilince Filiz esah mı kız. Kardaşım hasanı kestirince görüverisiniz. Çocuklar ayrıldı sonra kardeşi hasan geldi 4 yaşında küçük çocuk, Hüsniye benim ilk defa gördüğümü bildiği için erkeklerin olmadığı anda . Laa Çükünü göstersene bize bakıcas büyümüş mü diye. Çocuk saftı İlk defa yakından böyle bir şey gördüm. Dmek babamda da vardı sınıfımdaki erkeklerde onlar yakta pisuvara işiyolardı tabii yaa. O güne kadar hiç fark etmemiştim. Ninenmin evinde de muahbbet var, anama sünet düğünü var dediler , kızları sal oynamaya gitsin dediler. Bir haftasonu davul zurna çalıyor, dandan dan. Çocuklar oynuyor ,şeker para dağıtılar hüsniyeler. Kız bakıcan mı diye göz kırptı. Bütün çocuklar toplanmış herkes hasanın nasıl sünnet olucağına gözü dikti. Sünnetçi uzak yerden gelmiş hemen gitmesi lazımmış. Dış camdan bakan çocuklar köylüler hepsi meraklıydı. Hüsniye beni kapıdan baktırdı. Hasanı soydular.Fistan giydirmişler .Korkunç şeyler gördüm ,.Filiz. Erkek oldu ya taa 1 ay acır , ıyyyyy ne kötü içim ürperdi. 3 ayda düzelirmiş demiş kesen adam. Allaha şükrettim iyi ki erkek değilim O yaz bana çok şey öğretti. Ben kız olduğumu sanırım o zaman cinsiyet farkını tam öğrendim

(Gülsüm k. g Kadın 36)

sünnetle ilgili karikatürler

belediye toplu kesimleri,

sünnete hazırlık

şaşırtmaca

5 yaşındaydım. Sünnetin ne olduğunu bile tam olarak bilmiyordum. Düğün salonuna geldik. Bembeyaz sünnet entarisi, beyaz sünnet takkesi, beyaz terlikler ve beyaz çoraplarla sünnet odasına girdim. Hiç zorluk çıkarmadım, hiçbir şey sormadım. Kirvem ortadaki sandalyede oturup kucağına aldı ve işlem başladı. Önümde bir beyaz havlu, sadece sünnetçinin başını görebiliyorum. Bir zaman sonra eline bir şişe aldı, suya benzer bir sıvıyı sol eline püskürttü, acıtmıyor, sana da süreyim mi diye sordu. Ben de aptal gibi sür dedim. hızlıca şişeyi değiştirdi ve pipime püskürttü. Gerisinde aralıksız ağlamıştım. hiç unutmadım.

(berlinist rumuzlu arkadaş blogtan )

pansuman odası

Ben bir kızım, Haziran ayında iğne yaptırmak için bizim küçük sağlık merkezine annemle  gittik. Sünnet pansuman yapılan kapı tam önümde duruyordu. Hayatımda hiç merak etmediğim sadece erkekler mesuldür diye umursamadığım bir konuydu. Baktık sünnet olmak için sıraya girmiş çocuklar var.Merak ettim ,Annemin benim baktığımı anlamaması için umursamazmış gibi tavırlara büründüm. Sıra beklerken  benim için içeriyi gözetlemek farz oldu. Giren  ağlayarak çıkıyor içeri  girildiğinde de çocuğu kıpırdamasın diye 2-3 kişi zor tutuyor. Üniversteye kadar yetişmiş ama hiç erkek çocuğu görmemiştim onu da orda gördüm :).  İçimden yazık yaa çocuklara desem de iyi ki kız doğmuşum diye de Hayıflandım. Ben 1 iğne vurulurken bile acıyor, çocuğun bilmem neresi kimbilir nasıl acıyordur.Ben almiyim..
bu yazıları okuyunca benim de yazmak aklıma geldi,-
(Necla, Yaş 21  amsasya )

kızların ilgisi

Çocukluğum aşırı kadın ilgileriyle doludur benim. Ailedeki tek erkek bebek dünyaya geldiğim için. Baba Ve annemlerin ailesinde doğan tüm çocuklar kız  olduğu için gözbebekleri ben olmuştum. Bu aşırı ilgi Anne tarafımda fazldır. Annemler sadece kızkardeşmişler. Kısaca sülalenin kadın çoğunluğu fazla
Bebekliğimde tatlı bir çocuktum. Teyzelerimin halalarımın kızları için canlı erkek modeli bendim. Küçük yaşta çıplak görebilecekleri tek erkek. Bu yüzden altıma kaçırdığımda altımı değiştirmek beni banyo yaptırmak için çevremde bir kadın ordusu vardı, bundan keyif alıyorlardı. Az olan kıymetlidir, bu bir gerçek.  Hatta bilinçli olarak etrafta çıplak dolaştırılıyordum.Bu onların da hoşuna gidiyordu benim de.Annem erkek çocuk sahibi olmanın gururnunu yaşıyordu.
Ailemdeki  kızların evcilik oynunun baş kahramanı bendim. Bazen doktorculuk oynardık hep beni soyarlar hasta nedense ben olurdum. Pipimi çekiştirirler yada gözetlenirdim. o zamanlar 4 yaşındaydım. Kızların en büyüğü  6-7  yaşındaydı. en küçüğü de benim yaşımda. Doktorculuk oyununda O kadar kızlar içinde olmama rağmen onların benden farklı olduğunu bilmiyordum.
Doktorculuk oyununda ,en küçük olanımız zeynep'i çıplak görünce hayatımda ilk defa bir kız bedenini gördüm. Benimki gibi değillerdi.  Doktorculuk oynarken aklıma bir soru geldi,  Senin şeyin  yok mu ?  Diğer kızlar da güldü bizim de yok ..baak  diğer 5 yaşındaki de gösterdi yoktu . öteki de ...   Sadece bende vardı.Halamın  kızı En büyüğü göstermedi ama artık herkesten farklı olduğumu anlamıştım.  Bu hayatımdaki ilk karşıtcinsi tanımam olmuştu.  Bu benim için bir dezavantaj değildi çocuktum beni arasıra incelemeleri rahatsız etmiyorlardı. Bir gün doktorculuk  oyunu oynarken en büyük hala kızı  Sen sünnet olucaksın büyüdün artık dedi.  Bu kelimeyi ilk defa o zaman duymuştum. Ben şimdi seni sünnet edicem dedi elini makas gibi kullanarak çocukça bişeyler yapmaya çalışmıştı.  Çok geçmeden babam sünnet kararı almış aşırı kadın ilgisi yüzünden. 4 yaşında sünnet olmaktan beni ailenin kadınları kurtarmıştı.
Ay yazııık çocuk o daha küçük diye kurtulmuştum. 5 yaşında da  , 6 yaşında da halalarım teyyzelerim sağolsun. 
6 yaşımda utanmayı öğrenmiştim. Artık eskisi gibi kızlar önünde çıplak değildim.  Hatta ailemdeki kızlar merak edip, 1 keresinde pantolon arasından göstermiştim,ama bende onlara bakmak şartıyla artık pazarlıkla gösteriyordum Saklanınca kıymetli oluyordu demekki. Mahallede arkadaşlarım olmaya başlamıştı. Erkek oyunları oynamaya başladım kızlar bana yakınlaştıkça ben erkekleşme eğilimi gösteriyordum. Babam sünnet kararını kesinleştirmişti. Sünnetçiye girdiğimizde  Bütün bir kız ve kadın çoğunluğu içinde girince şaşırtmıştık. Herkes bu kesilme olayını fotograflamak için yarıştı. Teyzem kesilen parçayı pamukta hala saklar . Sırf bu muhabbeti edicek diye ona gitmem fazla. Ne zaman gitsem beni utandırır. Senin Çükün bende der.
O gün kadınlar arasında duyduğum erkek olma acısını ömrüm boyunca unutamam. Mutlulukla girip korkunç bir acıyla eve dönmüştüm. Sünnet fotograflarım ise bütün sülalede.  Eve getirdiğim tüm kız arkadaşlarıma aile albümünü açtıklarında açık şekilde görülen fotolarda hep beni utançtan şekilden şekile sokralrdı teyzelerim. Onların hiçbirinin halen daha erkek çocugu olmadı kızların yarısı evlendi. Bende evlendim Erkeği henüz bulamadık. :)

(Ankara  yaş   44 Enver.H.T)

Çekmeyen bilmez

Babam daktordu benim, Benim de doktor olmamı istiyorlardı. Aileden öyle .O zamanlar babalar biraz daha acımasız olmak zorundaydı oğullarına. Çocuklar sürterek öğrenmeliydi hayatı. Hayatın acılarını öğrenerek sindirerek.
Sünnetimi doktor çocuğu hastanede sünnet oluyor demesinler diye Mahalledeki sağlık memuruna yaptırmıştı babam.  Hayatımda karşılaştığım acıyı anlatamam. Bugün belki de hastaların acılarını  anlamama babam sebep olmuştur. İnsan acılarını algılamanız için  önce acı çekmeniz gerek. O günkü alet edavatları düşünüyorum da bugünkü çocuklar çok daha şanslı.
Daha hijeynik temiz ortamlarda oluyorlar. Ama gelelim acısına ilaç etkisi bittikten sonra hemen hemen aynı acı değişmiyor. Kesik acısı unutlmaz.  Hangi makamda olursanız olun.

(Ankara  herhangibiri ,yaş 39)

sünnet hatırası

Erkek olarak doğduysanız sünnet kelimesinin ne olduğunu bebeklikte bilemezsiniz. Çevrenizde  birileri uyandırmazssa,Ancak yaşıtlarınız birer birer olmaya başladığında sorma ihtiyacı duyarsınız. Padişah gibi giysiler giydirilir komik gelir. Sünnet ne demek anne ? Çükün kesilmesi..  Hönk diye kalırsınız ... Hergün  su dökmeye işemeye yarayan bir parçanız neden kesilsin ?.. çok aptalca gelir. Yani durup duruken size ait olan parçanın kesilme töreni. Çocuk benliğinde sizin herşeyiniz kıymetlidir vücuttan ayrılmamalıdır . Parmağıma kıymık batsa acırken bir parçanın kesilmesi çok daha büyük acı olduğunu tahmin edersiniz ama boyutunu olmadan bilemezssiniz.
Benim bu anlattıklarım birçok erkeğin benzer şekilde başına gelmiştir. İç bir kaybedilme korkusu vardır  bunun olmadığını kimse iddia edemez. Anneme ben sünnet olmam dedimse de, sünnet elbiseleri hazırlandı bile. Hatta padişah gibi de giydirildik Kafamıza Maaşallah şapkası da takıldı.  İçimde acı  çekme korkusuyla güldürülmeye çalıştırıldığımın farkındaydım.  Kız çocuklarının hem benim sünnet kıyafetimle görünmemi padişah olmamı kıskandığının farkındaydım. Diğer taraftan gülerek geçilen büyük ablaların aslında beni görünce aklınddan gülmek geçtiklerini de farkındaydım. Hatta Sünnet kıyafetimle dolaşırken birkaç ergen kızın makas gibi elle kesme işaretini arkamdan yapıp dalga geçtiklerini de görmüştüm.
Ama gel de elbiseleri sen giy ,sen sünnet ol allahın cezası diyemezssiniz. Kızları ilgilendiren giyilen padişah elbisesi yada tören. İşin kesilme kısmına gelince  hiçbir kız bulamazssınız. Birde o acıya dayanmak var.
Evet oldukça acımıştı ,sizi parça parça götüren bir işlem hazırlık. üzerine batırılan iğneler. Acımıyor gibi görünmeye çalışmak. Sen erkeksin acımaz. Ağlamamaya çalışmak acıya dayanmak. erkekliği kaybetmemek ugruna. Sünnet olurken iğneyi yapınca  acımaz sırf gösteri için sizi oynattırırlar, buna da dayandı diye gösterirsin sahteden gülersin. Anestezinin etkisi  2-3 saat sonra geçince Yanakların kızarmaya başlar acıyla karşılaşırsın gece uyutmaz .  Her erkek bu sınavdan geçer. Kadınların can acısı daha fazladır. Doğumla ,adet kanaması ağrılarıyla sünneti bir tutmaya çalışırlar. Sizinki bilinçli olan birşey biz erkeklerde  çocukluk esnasında oluşan korkuyla karışıktır.  Adet kanamasının da , Doğumun da akibetini bilirsiniz . Ama sünnet olacak bir çocuğa ne kadar kesileceğini anlatmak çok zordur.
Sizin de bir sünnetiniz var amma yaptın , demek çok feministçe içgüdü. Peki sünnetin çok acı olduğunun farkındasınız o yüzden kadın sünnetine karşı size gelmesin Memlekete gelmesin diye yazıları siz yazmıyormusunuz. Hatta bu tür şeyler siz kadın cinsinin  başınıza gelmesin diye tepki göstermiyormusunuz.
Birde sünnet hatırası var  derler . Kesilmenin Hatırası mı olur .  :)    Kurbanları kesilmiş olarak fotograflar koyalım. Sünnet feminizmin uyuz oldugu bir konu aynı anda keyif aldığı çünkü erkekler acı çekiyor burada bu yüzden gizemini koruyor.
Demek ki bu acının farkında kadınlık ama kendisi de korkuyor kelimesini bile açmaya. Bu yazıyı okuyacak çoğu cevap bile vermeyecek. Buna bulaşan yanar korkusu var feminizmde. Feminizme karşı melinizm başlatıyorum :)  kaçın erkekler geliyor

(murat  kdz ergli  yaş   34:)

babam yerine beni

Henüz 4 yaşındaydım: sünnet olmaktan kelimesinden bile uyuz oluyordum.Çükün kesilmesi kötü birşeydi. Hem önce babam olsun bir görelim bakalım nasıl. Bu onun fikriydi.
Ancak kandırarak yaptırabilirlerdi. Babam sünnet olucaktı benide hastaneye götürdüler. Beni sadece muayeneden geçireceklerdi hepsi o kadar.   Hastane değil de sağlık kabini olduğunu ayırt edecek kadar akıllı değildim Okuma yazma da 4-5 yaşında yoktu.  Babam içeri girdi
Muayene edecek bir kız geldi. Kız genç olduğu için,ve erkek olmadığı için şüphelenmedim.  ''Canım sana komple bakım yapmamız lazım''  dedi.   Annem de benim ne varsa üstümdekileri çıkardı. Bu kadar yeter dediler. Cıbıl vaziyetleri.  Sen şimdi yukarıdaki ateri ye bak dedi bakalım ne göreceksin.  Şaşırttılar. O arada kız iğneyi hazırlamış  bir batırdı ki can acısından gözüm yaşlandı.  Ağlamaya başladım hani iğne yapılmıycaktı. Hepsi yalanmış 2-3 defa daha daldırdı. Sonra Erkek sünnetçi geldi  babamla beraber.  Babanı sünnet ettik artık sana bişey yapmıycam evladım bir kontrol edicem dedi.  Ama hala kontrol ediyor sanıyorum adam yarısını götürdü malın kalkıp kaçamıyorum. Tezgaha geldik. 
kızı mahsustan  kormamam için özellikle tutmuşlar,orası sağlık kabiniymiş sonra öğrendim.
Uyutucunun etkisi geçince sanki kaynar su gibi bir acı duymaya başladım hayatımdaki en keskin acıydı. Kesilme acısı  :)

orası hastaymış

Biraz korkuyla yetiştim,Ablamdan öğrendiğim pipini kesicekler senin kelimesinden korkup bu korkuyu içime atmıştım. Sünnet olma zamanım gelmiş ailem de nasıl yaptırsak diye 50 çeşit fikir üretmiş çoğunda da . Sünnet olma korkumdan algılamıştım. Taa ki günün birinde doktorda muaeye olurken senin amelyat olman lazım. Ciğerin bozulmuş Orası hasta ,fazla yaşamazssın diyene kadar. Genel anestezi ye girip  sünnet olup çıktım  Amelyat yeri ciğerlerde değil çükteydi.   Uyandığımda geçmiş olsun iyi bir amelyat oldu , senden bunu çıkardık diyen doktor kılıklı kız hemşire gülümseyerek bakmıştı . Küçük tüpte pamuk  kanlı birşey gösterdiğinde henüz algılayamamıştım. Uyandığımda başım dönüyordu. Anlamştım da bağıracak ağlayacak halim yoktu. Kendime geldiğimde acı vardı ama dayanıyordum. Babam takside elime o şişeyi elime verdi. Pipi başının ucu duruyordu. Öyle estetik kesmişler ki ne olduğu açık belli oluyordu.   Sonra ne oldu ne yaptık bilmiyorum.  Ablamın eteklerini giydim bir müddet epey dalga geçmişti benle. ilk 3-5 gün acıdan kavrulmuştum 5-6 yaşındaydım

(Hasan, istanbul  yaş 32 )

kaçmayı başardım

6 yaşlarındaydım. Mahalle arkadaşlarım oldu ben olmamıştım. Canımın yanacağını iyi bildiğim için hazırlıklıydım. Eve giren çıkan belliydi sünnetçiyi de gönüllü kirveyide tanıdığımız için 2 defa evimize geldiği halde kaçmayı becerdim.  Adamların gitmesini bekleyip uzaktan seyrediyordum onlar  gidince 1 saat sonra geri dönüyordum. Ama evdekiler uyandırdılar işi.  Bir gün sünnetçiyle kirve  eve geldi gitti. Beni beklediler. 1 saat kadar daha kaybolup döndüm . Bizimkiler kapıyı açık bırakmışlar  adam gelmez mi arkamdan. Kaçacak yer aradım yok evde fırıldak gibi dolanıyorum yakalandık. Ağzımdan gelen bütün küfürleri saydırıyorum.
Kirve Öyle bir sıkıştırdı kucağına aldı ki, ne elimi nede ayağımı kıpırdatıyorum. Çırılçıplak soydular annemle ablam  evden kaçtı. Bağırmamı duymamak için.   Canlı canlı uyusturmadan kesildim . Böyle bir acı korkunçtu.
en tuhafı da kesilen pipi parçalarımı sanki özellikle  gösteriyorlardı.  Bir okulun bahçesine gömdük. 3 ay acısı sürdü.

(Kemal 46 yaş  izmir )

can acısı

Kız çocuklarını hep kıskanmışımdır. En basit can acısında içgüdüsel olarak ağlayarak istediklerini elde etmede üstlerine yoktur.  Erkek doğduysanız  canınızın acımadığını kantılamaya çalışırsınız. kız dogduysanız kendinizi acındırma,ağlama şekli  hayat felsefeniz olur.  Ağlamanın binbir şeklini yapabilirler bu yüzden.  Bu erkek olmanın bedeli. Eğer ağlarsanız erkek değilsinizdir. Bende böyle yetiştirildim.  Yere düştüğümde bile ağlamamak için direnirdim  sessiz bir çocukluk. Acılarını içine atması daha bebeklikte programlanır. Acınızı haykıramazssınız. Sünnet fistanını annem aldığında sıranın bana da yaklaştığını anlamıştım 6 yaşındaydım.
Ablama göre ise bir eğlenceydi. Birşeyinizin kesilmesi kadınlar için bir alışveriş bahanesi olur ,göbek atma törenidir.  Karamsar düşünce değil ama bunlar birer sebeptir.  Birde utanma işin içinde vardır.  Erkek olarak herkesin önünde kesilmelidir çıplak soyunursunuz. Klinik önünde sıra beklersiniz. kesilme sırası. Klinikte toplu bir sünnet varsa eğlendirilerek giren çocukların hep ağlayarak çıktıklarını görürsünüz. İçeride bir var ve size de acı çektireceğini düşünürsünüz.
Sıra sizdedir. İçeride ne göresiniz iğneyi yapan kız bir hemşire. Sanki bu ritüeli kadınlar isterler. ama sünnet kelimesini duyan kızlar o kelimeden nefret edermişçesine sessiz kalırlar. Sanki bu yazıyı okumamış gibi harket ederler.Ama okurlar. Başrolde kendileri vardır.. Erkekler 2nci plandadır kanlı işleri nedense erkekler yapar. Sanki bir vampir korku hikayesi anlattım. En hassas  yeriniz dahası varmı.
Hayatımda duyduğum en keskin acıdır. Ne diş ağrısı nede miğren.  Ağlayamayıp içime attığım söyleyemediğim. Bu seneler sonra bir itiraf. Bazı şeylerin doğuştan bedeli var erkek olmanın da.
Kadınlar kadın olmanın zorluğunu anlatacaklardır. Hiç erkek olmanın zorluğunu anlatan varmıdır efendim. İçimize atarız gerçek acıları anlatamayız. Doğuştan böyle öğretildi bize erkek adam canı acısa da ses etmez. Erkek değildir yoksa.
İsmimi bile yazmayacağım ,sadece sıradan bir erkek

(Kocaeli  yaş 35  :    ? )

sandalyede

Bir sandalyeye oturtulup elleri kolları arkadan sıkıştırılan bir çocuk olduğunuzu düşünün, sizin organınızda hak idda eden bir adam yani sünnetçi ne kadar keseceğini planlamıştır bile. Makası usturası hazırlanmıştır. Üstelik kesilirken bağırmayasınız diye ağzınıza lokum sokan bir el. Bağırmak mı ağlamak mı buna karar verecek zamanınız yoktur 4-5 yaşında. Üstelik kesen adam para bile almıştır annenizden . Babam ben çocukken vefat etmiş. Kadınların anlayamayacağı bir çocukluk acısı beyninize kazınır.

(Metin yaş 36 mudanya)

mandal

İstanbula yeni taşınmıştık. Yerleştiğimiz gecekondu semtiydi zaten doğrudürüst evler yoktu 1979lu yıllarda. Karmakarışık bir insan yapısı. Ama iyiydi Televizyon herkeste yoktu siyah beyaz zamanı. Komşuluk insanlar karışık ta olsa hepimiz köylük kasabalık yerden geldiğimiz için bugünden daha iyiydi.
Bizim mahalleden, leblebici, elma şekerci, plastik karşılığı mandal satan, poğçacı,simitçi, geceleri, bozacılar,sahlepçiler geçerdi. . Takunya işi o zamanlar çok tutuyordu. Marangozlar takunya topuğu yapardı.
Kasabadan şehire göçün etkisiyle sünnet olayını unutmuştuk, Bugünkü gibi ballandıra ballandıra sünnet kıyafetleri göremezdik. 4 yaşında çocuk olarak ta tek başımıza mahalleden dışarı çıkmazdık. Dünyamız küçüktü.
Kadınlar toplanırlardı çaya kahveye gelip giderlerdi. Mahalledeki erkek çocuklar benden daha küçüktü ve kızlar çoğunluktu. Beni en çok seven Fatma ablaydı. Onun 2 tane benim yaşımda kızı vardı duldu. Beni kendi çocuğu gibi görüyordu onun bahçesinde kiraz ağacı vardı. Kiraz toplardık . Annem babam cenaze  için memlekete gittiklerinde  Beni fatma abla ya emanet etmişti.  Evde e yangın çıkarırım diye korkuyorlardı.  Onda yatmaya başlamıştım. Hayatımda ilk defa bazı değişiklikleri öğrendim. Banyo yaparken ilk defa bir kızı çıplak gördüm.Leğende banyo sırası bana geldiğinde  İşin garip tarafı fatma abla da sanırım ilk defa bir erkek çocuğunu bu kadar yakından görmüştü  beni özellikle incelediğini farketmiştim. Fazlalık olan organıma büllük ismini vermişti özellikle yıkamıştı. Beni yıkamıştı.  Tuvalete gitmeyi becersem bile korkarım diye beni 2 parmağı arasında sigara gibi tutup kendi  işetiyordu.  Kısaca yabancı kadın bedenime değmişti . Kızların oturarak neden işediklerini merak ederdim. Megerse onların benim gibi bir parçası yoktu. çok şey öğrenmiştim ama onlar da bendeki fazlalığı öğrenmişlerdi. Belki de ilk gördükleri çıplak çocuktum.
Banyo yaparken  kocaman olmuş,sünnet olacak benim aslanım demişti.
Sünnet ne demek fatma abla... Bu büllüğün kesilmesi demek.. tutarak yıkarken gösterdi..   Sonra ben nerden işiycem ki ..
Güldü. O kadar bırakırlar ablası merak etme. dedi.
Çok acır mı ?  acımaz .. Ne kadar acır  ? Banyo yaptığım leğende ayaktaydım. parmaklarıyla biraz ucunu sündürdü,sıktı acımıyordu.  Acıyor mu ? hayır. Erkek olucak aslanım dedi maaşallah yazdıracak. Kızlar görsün. Acımıyor .. essas mı laan kızlar erkek görsün  dedi. Yeni çamaşır yıkamıştı kenarda duran Tahtadan yapılmış çamaşır mandalı ucuna kıstırdı.  Komik bir görüntüydü,ucunda mandal canım az acısa da acımıyor dedim. Benim yaşımda kızlar bana baktıkça garip hareketler yapıyordum
Aslında fatma abla şimdiye kadar hiç görmediği dokunmadığı bir erkek çocuğu özlemiyle bana dokunmuştu. üzerimde denemeler de yapmıştı. Bu bir sapıklık değildi, meraktı müsade etmiştim.
2 sene sonra sünnet olmuştum , Sünnet olurken tahta mandalın acısı aklıma gelmişti. Sünnetim bittikten sonra çok acı duydum ama yıllarca bir erkek nasıl acı duyuyor fatma ablanın  kızları duymasın diye içime saklamıştım. Erkek adam korkmaz,ağlamaz,acımaz demişerdi. Şimdi itiraf ediyorum. Gerçekten çok acımıştı.  Ziyaretime ilk gelen fatma abla ile kızları oldu. Onun merak ettiğini biliyordum son halini de görmüştü. Para ve hediye bırakmıştı. Annem helva yapmıştı.  Onun hayali hep erkek evlat sahibi olmakmış. Gecekondudan uzaklaştıktan sonra bir daha hiç görmedim.

(Hasan istanbul Yaş: ?? )

Hasan amca

Bizim kasabada sünnetçilikle geçinen Hasan amca vardı. Aslında o bir berberdi ama yaz aylarında sünnetçilik daha kazançlı olduğu için köyleri gezerdi. O bu işi tek başına yapmazdı. Gönüllü kirvesi de vardı. Sünnet işi herkesin yapabileceği bir iş değil , gözü kan kaldırmayan kişi yapamaz. Çocuğu tutup kavrayan gerekli sünnet esnasında çocuk acıdan korkudan elden kaçarsa yarım kalırdı.
Hasan amcanın berber dükkanın karşısında otururduk. Cumbalı tahtadan evimiz vardı o zamanlar. Ben kız doğduğum için korkmama sebep olmasa da anneme sormuştum .Sünneti erkekler oluyormuş sadece demişti annem. Kız olmama rağmen bende de korku vardı çünkü mahallenin tüm çocuklarını Hasan amca kesmişti ve bizim evin önü top oynamaya elverişli olmasına rağmen hiçbir küçük çocuk top oynamaya cesaret edemezdi.  Hasan amca sanki top oynarken birinin pipisini kesecek gibi düşünüyordu küçük çocuklar.
Ne zaman yaz ayları gelince siyah çantasını eline aldıysa kesin sünnet etmeye gidiyordu.  Komşu olduğumuz için bazen bana iyi davranıyordu. Ne zaman  görse köyden getirdiği bahşiş yiyecek tatlıları bana veriyordu. Hasan amcanın hiç çocuğu yoktu dul kalmış ve evlenmemişti. 12 yaşıma geldiğimde okul bitmiş yaz tatiline çıkmıştık.  Hasan amca yine sünnete gidecekti, çantasıyla bize gelmiş  O an öyle korktum ki. İçgüdüsel olarak bütün çocuklarda sünnetçi korkusu vardı.  Kızımız büyümüş, yaz tatilinde yapacak işi yoksa benim berber dükkanını ben yokken haftada bir temizlesin okul harçlığı veririm demişti.  Yamağı ile birlikte anahtarı anneme verip uzaklaştılar. Annem anahtarı alıp ilk defa nasıl temizleyeceğimi göstermek için benimle beraber dükkanı açıp girdik. Sonrasında ben yalnız temizlemiştim ,Bütün erkek çocukların korktuğu bir adamın dükkanındaydım. Toz alıyordm camları siliyordum. Sanki vampir hikayesi gibi.  Öyle çok fotograf vardı ki iç odada.  Adamın usturalarını, bıçak makaslarını görünce ürperdim. Mahalle çocuklarına buluşunca hasan amcanın makas bıçak ve usturalarını anlatıyordum. Çocuklara nasıl acımasız pipi  kestiğini filan anlatıyordum. Kesilmiş pipileri kanlı kanlı biriktiryordu güya. Erkeklerin en büyük korkusunu keşfetmiştim. Hasan amca hafta arası geldi ben temizlerken harçlığımı verdi. Bana kendi hikayesini anlattı. Meğerse bu meslek babadan geliyormuş. Bu konu ile başka hiç anım olmadı çünkü kızlarım var.

(Nilay 45 yaşında : İsviçre)

sünnetçinin cinsiyeti olmaz

Kız sünnetçi olur mu? Olur   bizim oğlanın sünnetini yaptı,İlk kez gittiğimiz için  gittiğimde doktor olup olmadığını bilmiyorum ama bir bayan yani genç kızdı.  Sünnetçide cİnsiyet farkı farketmiyor demekki. Oğlanın canı iğneyi yerken biraz canı yandı. Sağlık kabininde çocuk ta bende  bir adamın keseceğini sanıyorduk. Ben beyaz giyimli görünce herhalde hemşiresidir diye  düşündüm. İğneyi vururken hala bir erkek sünnetçinin geleceğini düşünüyorduk. Uyuştu galiba deyinceye kadar giden gellen olmadı. Okul zamanı olduğu için sünnet olayı genelde haziranda olur bizimkini erken kestirelim dedik. Hanım sağolsun fiyatı öğrenmiş parasını da ödemiş randevu almış. Bana oğlanı sadece pazar günü götürmek kaldı.
İğnenin etkisini kontrol etmek için kırmızı ucundan makas gibi bir şeyle sıkıştırıp bizim oğlana acıyor mu diye sordu. Uyuştuğunu anlayınca da bir el çabukluğuyla bizimki daha kesildi mi kesilecekmi derken alıverdi. Taksi tuttum biraz acısı oldu. Dikişlerini almak için de götürmüştüm.Hemşirelik bitirmiş sanırım. Daha sonra da birkaç kez görmüştük bizim oğlan okula başlayınca çocuklara çükümü abla kesti demiş veletler kızı görünce uzaktan yürüyordu.
Tabii 5 sene önce oluyor bu olay. Şimdi sanırım çalışmıyor orası.


Nedim , Tekirdag yaş :36

Çabuk büyümek

Küçükken çocuklukta sabırsızssınızdır. Çabuk büyümek istersiniz. Babam gibi olmak kasabada her erkek çocuk babası gibi olak isterdik.  Mesela babamız sigara içtigi için gizli sigara içerdik. Sigara içince büyümüş gibi hissederdik kendimizi. Mahallemizde çoğumuz yaşıt erkek çocuklardık. O zaman sünnet aklımızdan bile geçmezdi. Mahalleden çıkmazdık. 1978 li yıllarda evden fazla uzaklaşmazdık korkuyla yetişmiştik. Tabi  mahallemize bir sünnet meselesi çıktı. Sünnet meselesini de konuşanlar kadınlardı. Babamlar ya işyerinde yada kahvedeydi.
Kadınlar bizim sünnetliklerimizden bahsediyorlardı.  Biri sünnet olurken kapıdan gözetlemiş. Kesince şarradanak  kan akıyormuş. Nasıl dayanıcaz çocuklara. Üstüne göbek tozu koyanlar mı , Kimisi ustura ile makasla olurmuş filan falan kanlı muhabbetler öff sarmadı. Bizi görünce seslerini kestiler.  Kaçtık ordan
Çok sürmedi bizim mahalleye sünnetçi dadanmaz mı.
Adam bıyıklı elinde bir siyah çanta, Duyduk ki bizim mesut sünnet olmuş.Gidecek oldum olmaz dediler 4 gün sonra  evine gittim. Nooldu lan mesut,  yarı ağlamaklı sesle çükümü kestiler olum.  Sünnet oldum dedi.  Hele bir göster bakayım  dedim acıyor dokanma sakın öyle bak . Şişmiş balon gibi şekli şemali değişmiş.
Sıra size gelecek, bütün mahalleyi budayacakmış dedi sünnetçi ağa.  Ben kaçarım dedim. Nereye kaçacan seni kimin tutacağı belli değil.  Adamı varmış sünnetçinin yakalayınca ayaklarını kilitliyormuş sandalyeye oturtup. Öyle kesiyorlarmış.   Neyse ki azıcık işeyecek kadar çük bırakmışlar. Ben tamamen kesiyorlar sanmıştım.   Babamlar beni banyo yaptırdı bıyıklı herif kirveymiş asıl kesen ihtiyar. O gün Annemler ablamla evden çarşıya çıktılar ben evdeydim. Kapı mahsustan açık bırakılmış. İster istemez kaçamadım,herşey anlaşmalı yapılmış  kapıdan girdiler sonra beni tuttu  Leğen hazılanmış yatak hazırlanmış.
Anladım ben , o zamnlar öyle sünnet elbisesi herkes giyemezdi. çogumuzun ne zaman kesileceği belli olmazdı. Babalarımız kahvehanede sünnetçiyle toplu fiyata anlaşmışlar. Sırayla sünnet ediyordu yakaladıgını adam. Tabii bunları sonra öğrendim. Her zaman her köşede sünnetçi yoktu
Adamın şeyimi sündürme  olayı aklımda kalmış sonrasında kirvenin kollarında bayılmışım. Uyandıgımda korkunç bir acı duydum. sonrası aynı arkadaşlarım gibi. Hiçbir anestezi yoktu. Babam akşam geldi bana sigara içirdi.

(hasan  bursa yaş 42 )

sivrisinek ısırır gibi

Bu da bir kız anısı olsun,bilmem becerebilir miyim.  17 yaşında bir kızım lisede okuyorum,Kız olarak doğdum.Erkek kardeşim gibi bir pipim olmadı,yazacağım kardeşimin sünneti için, O beni karşıtcins olarak görmediği için. Kızlarında pipisi var sanıyor. Annem babam şakayla karışık Sünnet olacağını söylediğimiz zaman. Bana gizlice gelip çok acıyıp acımadığını bile sormuştu. 4,5 yaşındaki kardeşime bir şeyim  olmadığını nasıl anlatırdım.
-Birazcık acıyor işte.
*Çok mu ?
-Birazcık dedim ya.
*Ne gibi ?  sivrisinek ısırır gibi işte. Sivrisinek  , başımdan savuşturmak için söyledim.
Kardeşim küçük olduğu için onu ablalık görevi olarak çişe ben götürürüm,annem yoksa banyo yaptırırdım.. Pantolonunu kemerini takamaz bazen çocuklar. Hoş bizimki daha utanmayı  öğrenememişti, bazen altı çıplak dolaşırdı evin içinde. Erkek çocuk olduğu için özgür bıraktık. Ben kız olduğum için utanmayı daha erken öğrendim sanırım.
Bir gün çook komik birşey oldu. Bizim ufaklık, altı çıplak dolaşıyor yine.. Ben  bilgisayarda önemsiz chetleşirken filan, geldi yanıma. Evde rahatım diye etek giyerim genllikle.  Kucağımın üstüne oturdu ayağımın ucuna pipisini getirdi. Koyu okul çoraplı bacağımın üstüne yeni banyo yaptığı beyaz pipisini oturttu.*Göster bakalım nasıl kesilecek bu pipi ' demez mi ?   Kafasına takmış sünnet olayını.
Naapsak! naapsak,düşündüm, Güldüm kendi kendime kahkaha attım. Tırnaklarımla azıcık kıstırdım, çimdikledim. *Tamam dedi,  tatmin oldu.
1 ay sonra, Çimdik işareti kardeşimle aramızda bir işaret oldu.  Annem babam sünnete çocuğu ikna etmek için ne kadar  uğraşsa bu kadar rahat olmazdı.  Sünneti oldu. Evde 3 ay çok acılı olmasına rağmen kardeşimle aramız iyi.  Tırnak kıstırma  işareti aramızda bir işaret olarak kaldı. Aradan 6 ay geçti. Kardeşim sünnet olduktan sonra utanmayı öğrendi. Artık bana göstermiyor. Sadece annem yıkayabiliyor . Evde hiç Nü bir adam olarak dolaşmıyor. Galiba eski halini sanırım çok özleyeceğim.  Keşke çocuk kalsak hep.
(Nihal , İzmit yaş : 17.5 )

parkta bahçede sünnet

1983 lü senelerde Ailem çok zor şartlarda geçindiği için beni kendi paralarıyla sünnet ettirememişlerdi, Zaten 6 yaş geç değildi. Ama hazılıksız yakalandım. Bir haziran sonu istanbulda belediyenin düzenlediği Sünnet şöleninde sünnet olmak varmış. Bedava diye babam benim adımı nüfus cüzdanımla belediyeye sünnet sırasına yazdırmış. O zaman da  klasik sünnetçileri toplamışlar sırası geleni kesiyorlardı. Park o kadar kalabalıktı ki Küçük bir dükkan kadar yerde Herkes camdan gözetliyordu.  Gözetleyenler erkekten çok kızlardı.
Aslında sünnet olacağımdan çok kızların bakacağına daha utanmıştım. O sabah uyandığımda aklımdan geçenler Yıllardır çüküm diye bildiğim organ kesilecekti. Annem apar topar beni hazırladı. Beni leğende yıkandım ve çişimi yaptım.  Ailecek koyulduk yola parkta sıramızı bekledik.
Manzara hoş değildi.  İçeriden çıkanları babaları kucağında avazı çıkarak ağlayarak çıkıyorlar. Sırası gelen giriyor ağlayarak çıkıyordu. 20 şer 20 şer sünnetlik çocukları içeri alıyorlardı.  Babam da benle içeri girdi.  Hijyen temizlik  namına o günlerde birşey yoktu,  İçeri girince  bizi sıraya soktular. Çocukların iç çamaşırlarını çıkarmalarını söylediler.   Babam da eşofmanımı sıyırdı, küçük çük ortaya çıktı.  Sonra herkese 3-4 yeerden iğne yapmaya başladılar  iğne vurma işi dahi ayakta yapılıyordu. Yumurtalarımın altından ve çüküme ağrılı 3-4 tane iğne vurdular canım çok acıdı. İçim ürperdi ispirto kokusu filan . İçerde 1 oda daha var asıl orada kesiliyordu. Sanki mezbaha. Sırası gelenin pipisi uçuyor.  Öyle ki kesilen pipi kafalarını , yani çükleri bir masanın üstünde bulunan kabın içine  peçeteyle koyuyorlardı. Pipim uyuşurken camdan bakarken o kadar çok kesilmiş pipi gördüm ki inanamazssınız. Sanki özellikle çocuklara gösteriyorlardı. Yada biri koleksiyon mu yapacaktı ürkütücü. Benim de sıram geldi. Artık ucunu hissetmez oldum.   Hemşire gibi bir kadın yardım etti ucunu birşeyle sıkıştırıp kestiler, keserken de hissettim bıçağın her hareketini.   Asıl acıyı daha sonra hissedecektim.  Ön camdan ise kızlı erkekli birsürü seyirci kesilmemi görmüştü ne utanç verici. Gözyaşım aktı kesilirken  ama korkudan tabii ki. Babam beni beyaz fistanla akucağına alıp eve götürdü.
Asıl korkunç acı uyutucu etkisi geçtikten sonra hoşgeldin dedi. Haytımda her türlü acıyı bilirim ama bu diş ağrısından daha keskin bir acı idi. Sünnetin gerçekten acısı unutulmuyor , anısı o yüzden kalıcı.

(ümit - istanbul- yaş:35)

askerde sünnet olan

Belki de bir yaşı vardır sünnet olmanın. Ben deniz eri olarak iskenderunda yaptım askerliğimi. Kendi sünnetimi anlatmayacağım çünkü zaten doğar doğmaz yapılmışım, Ancak benim birliğimde olmamış çocuklar da tek tük çıkıyordu doğu illerinden. Sünnet farklı bir amelyat olduğu için bizim askeri birlikte bu tür şeyler yapılmıyordu. Daha büyük askeri birlik hastanesine sevk ile yollanıyor. Beni de Refakat etmem ve onu birliğe geri sağ salim getirmem için yanında verdiler. Birlikten görevli de olsa hafta ortası çıkmak dışarısının havasını almak güzeldi.  Askerlikte sünnet 21 gün istirahat olduğu ve bu istirahat askerlikten sayıldığı için Birliğimize düşen tek tük  Gayrimüslim ermeni çocuklarından bile olan vardı.
Ebubekir 20 yaşında bir genç  ,benden sonra bir devrem, Olmamış işte. Gittim götürdüm. Dalga geçtim biraz seninkinden 1 porsiyon döner çıkar . Malı büyütmüşün  gibi şakalaştım.   Neyse lokal anestezi ile kirvelik te yaptık. Gözümün önünde yapıldı.   2 saat  yatakta tuttular uyutucu  etkisi geçince kıvranmaya başladı. O gün  öyle geçti. 10 gün sonra dikişleri aldırmak için tekrar birliğe gidiyoruz. İskenderun kızları hem açık ve işveli olurlar. Otobüste öyle bir duruş ki yani aradan gösteriyor, desem abartmam. Belki de özellikle asker olduğumuz için yapıyorlardı yada tesadüfen . Ben fazla etkilenmedim ama  Bizim ebubekir baya etkilendi ki  penisi sertleşip dikişleri yaralamış.İç çamaşırı kan oldu.  Doktor asteğmen  tekrar dikiş atmak zorunda kaldı. İyileşmişken otobüste iki kızın  yaptığına bak sanki özellikle.  Kısaca demek istediğim şu penis dış etmenlerden etkilemeden önceki yaşlarda yani Ergenlikten önce yapılması daha iyi olur çünkü erkeklik uyarılınca sünnet dikişleri dış etkilerden veya tahriklerden etkilenebiliyor gördüğünüz gibi. Milyonda bir olacak bir durum garip ama gerçek.siz yine de inanmayabilirsiniz.

(Yılmaz  yaş: 41- Amasya)

mahallede

Kasabamız  farklı insanlardan oluşan her taraftan göç alan biryerdi. İnsanın oynayacağı insanlar genellikle kendi yaşıtlarıdır. Muhsin abi isminde Sünnetçilik  diş çekme gibi işlerle geçinen bir komşumuz vardı. O zamanlar sünnetçilik gibi meslekler babadan kalmaydı özel okul eğitim gerkemezdi. Deri kahverengi bir çanta ile dolanır, çeşitli kasabalara köylere giderdi. Muhsin abinin ne iş yaptığını komşumuz olan benimle aynı yaşıt 1 yaş büyük olan kızından öğrenmiştim. 4-5 yaşlarındaydık o zamanlar. Komşu çocukları olunca genellikle evcilik oynardık ,erkek çocuklarla dekman  karışık isek saklambaç gibi oyunlar. Cevizle misket oynardık.
Zehra ya sordum, baban o dükanda napiyor. Pibi kesiyor...  pibi ne ?   senin çük dediğin işte. Essah mı la, essah.  Biz kızlar ona bibi deriz. İlk defa duduyduğum birşeydi.Dükkanın kapısından gizlice seyretmişti zehra babasını. Kızlar sünnet edilirken içeri alınmazmış. Kafama takıldı. Dalga geçiyor olmayıydı.Nasıl kesiyo ki ..? Evcilik oynadığımız sundurmanın eski tenete bezi vardı.  Yat.. bahem .. Yattım uzandım. Sıyır donu. Ama ayıp,  dedim.kızlar yakından bakamaz.  Hadi göster. Yok olmaz .. sen bilirsin sen gösterirsen bende göstericem. Tamam  ozaman zehra nın çükünü merak ediyordum acaba benimkinden daha mı büyüktü ?
Sıyırdım, utanmıyordum Erkek adamın ayıbı olmaz diye öğrenmiştim.Zehra seni sünnet edeyim mi şincik. Et bakalım ama acıtmadan, 1 eliyle ucundan tutup öteki  eliyle makas gibi kıstırıp kesiyormuş gibi. kırs kırs kırs sesler çıkardı.  5-10 dakika benimle çıplak oynadı. Bitti mi bitti.  Şimdi sıra bendeydi .Şimdi sen göster. kimseye söylemiycen ama dimi. Söz. Hayatımda ilk defa korkuya kapılmıştım. Sünnet gerçek olmalı adam kendi kızınınkini kesmiş sandım. sadece çukur bir çizgi vardı. Bunu hiçkimseye sormaya cesaret edemedim. Zehra tahminimce sakatlanmıştı. ama hiç acısı yoktu. Daha sonra başka kızların da onun gibi çömelerek  su döktüğünü tesadüfen dere kenarında görünce şaşkınlığım zamanla daha da arttı. Ya kızlar benden çok farklıydı yada birileri gerçekten kesiyordu. 1 yıl sonra sıra bana geldi. Babası bizim eve sünntçi olarak geldi. Korkuyon mu delikanlı. Korkuyordum ama korkmuyorum dedim. Kesecen mi ? Kesecem. Ama erkek olucan sen buyucen.  Bir isteğim var . Nedir ?  Zehra da gelsin.  Neye lan bu erkek işidir kızlar içeri alınmaz. O benim arkadaşım onun da yanımda olmasını istiyorum dedim yohsa olmam. Lan get .Baktılar ki olacak gibi değil. Çağırdılar zehrayı. Olduk sünneti. Elimden çok tuttu acımı hissediyordu. Kesilirken canımın yanmasını hissetmek için öteki eliyle saçını çekmişti. O biliyordu. Kabuklanana kadar acı çektim. Yaz günü beyaz  fistanla dolaştım O  da kendi fistanıyla bana uyum sağlamıştı . Ondan sonra da oynadık zehrayla ortokul-liseye kadar Beraber okuduk. Çok zaman geçti yollarımız ayrıldı. Ben yurtdışına yerleştim. Bu basit ama kurguladığım gerçek hayattan bir anı. İnsanlar çocukluklarının gizli kalmış yönlerini yazamıyor değil yazmıyorlar detayları.
(Asım k. 49 yaş)

lehim makinesiyle sünnet

Sanırım 5-6 yaşımdaydım,  Sünnet pelerini filan alındı . Gezmeler dolaşmalar hoş Prens gibi olduk. Kına gecesi  olurken kadınların arasında ağlamaklı acımaklı şarkı türküleri arasında ağlamaya başladım. Hergün sünnet olmuyorsun ki. Ne bileyim 5-6 yaşında çocuksun.
Keserken acımazmış, 40 defa sordum .  ama kestiren birine soramazssın ki. yeni kestirmiş biri yok.
Daha sonra kesici zatı muhterem kız yardımcısı da yanında akşam saatleri evimize geldi.  Betim benzim sarardı. Kızı da  görünce bir utandım hemşire gibi. Lamba filan tutuyor orama   Yumurtalıklarıma torbalarıma  iğneyi sokuyolar uyuşturmak için çok canım yandı. Sonra bir ağırlaşma hissine kapıldım.
Makas benzeri ama kıstırmaya yarayan aletle sıkıca tutup sündürdü başka kıstırıcı makasla da tam ortasından sıkıştırdılar. Lehim makinesi gibi bir alet. Avazım çıktığı kadar bagırıyorum ağzıma lokum tıkıyolar ,
Kesilen parça gözümün önünden geçiyor ucu yok artık gitti. Nerden işiycem ben diye 1001 düşünce şaşkınlık.
Sinirlerimi kestiler. uyuşukluktan sonra korkunç bir acı 2-3 ay balon gibi bir çüq  acının daniskası. Dişim ağrısa bu kadar keskin olmaz . Kestirdik gitti. Sonra acı çekerek işeme vs vs  . Kız olmak daha iyidi diye düşündüm.  sonraki acısı hele işerken çok fena.   Küfür etsen edemezssin ancak durumuna. Gülsen de gülemiyorsun gülünecek şeyelr yaparlar sana acı daha ağır basar.. İyi ki 1 defa yapılıyor.

(muharrem 32 yaşında) -

Kol saati ile takas ettik

Yaşım 6 filandı. O zamanlar erkek adamın bir saati olması önemliydi. Biz çocukların kurmalı kol saati yoktu. Hatta evlerimizde bile varsa yoksa babamın saati. O da durursa radyo dinleyerek saati öğrenirdik. Masa saatleri sonra çıktı. Yemlenen tavuklu saatler çıkınca yaygınlaşmaya başladı. İlk saatler de çok çabuk bozulurdu.
Varsa yoksa kol saati babalarda bulunurdu. Çünkü onlar işe gider gelirlerdi. Nerde çalışırlar ne yaparlar bilemezdik.  Hayatta çocukken 2 şey istiyorsunuz   Bisiklet yada kol saati.  3 tekerlekli bisikletim vardı ama daha büyük bisiklet lazımdı.  Babam uyurken yada abdest alınca saatini  Masaya koyar bende küçük koluma takardım. Ne zaman kolumda görse, benden bozarım diye hemen alırdı.
Duydum ki mahalleye sünnetçi gelmiş. Bizim arkadaşlar pipilerini kestirmişlerdi , Ziyarete gittiğimizde merak ettim acaba nasıl oluyordu. İnlemeler filan.  Çükleri balon gibi şişmişti kıvranıyorlardı ama onların babaları saat takmıştı koluna. Onların acısı umurumda değildi saatleri kapmışlardı sonunda.  Kol saatini kapmak için kestirmek şarttı.  Bir taraftan acı öteki taraftan istediğim en kıymetli şey.
Annemle babam ben yokken konuşurlarken yanlarına gelince susuyorlardı. Anladım ki sünnetten konuşuyorlardı benim sünnetimden. Ablam bana o akşam ağzından kaçırdı.  ''Senin çükünü kesicekler sünnet olucaksın  babam söyledi kimseye söyleme ama'' dedi. Sıranın bana geleceğini tahmin etmiştim.
Bu iş eninde sonunda olacaktı. Hiç olmazssa ganimet kapmam gerekiyordu. Babam beni uyuturken bir anlaşma yapmak aklıma geldi.
-Baba ben sünnet olmak istiyorum , ama bir şartla .  Babam güldü.
-De bakalım delikanlı ? ''   *Çükümü kestirirm ama, saatle takas ederim .*
Babam gülümsedi,  -çükünü ver , saati al , dedi.  İyi bir anlaşma. Pazar günü hemen başlayacağız öyleyse.
*Tamam ama saati bana cumartesi günü alacaksın görmem lazım. *
Cuma günü sünnet fistanını annem terzi amcaya diktirdi. Bana giydirirken annemin gözyaşını gördüm ağladığını gördüm.
*Neden ağlıyorsun anne ?
-1 tane erkek evladım var. Erkek olacak ,çocukluktan erkekliğe geçeceksin o yüzden kuzum. Dedi. Canımın yanacağını bildiği için ağladığını anlamıştım. Anne kalbi işte.
Cumartesi günü babamla sabah 10 da , Kasabaya inip benim beğendiğim mavi beyaz kadranlı saati seçtik. Sadece 1 kez koluma taktı hemen aldı, O zamanlar kayışlar deridendi. Koluma göre delik açtı.  Sonra babamı pazarlık için kapı önünde bekledim. Saatçi amca gülümsüyordu.
-Babanı iyi kandırmışsın evlat, Çüke karşı saat.  Afferim.. Diye gülümsedi.    O akşam kına yaktılar elime, Ağlayasım tuttu sanki bir kurban verilecektim. Acayip gelenekler işte.
Sabah erken uyandım. Annem ablamın önünde Leğende banyo yaptırdılar bana, Ev kadınlarına  sünnetsiz son görünüşümdü çıplak. Tuvalete çişimi yaptırdılar. Nedenini biliyordum, işerken çok acıyormuş diye duydum..
Sünnetçi kapıyı şaşırmadı, zamanında çantasıyla evimize geldi, Sünnet yatağına yattım. Babam Güzel mavi beyaz kadranlı saati masanın üstüne koydu. Annem ve ablam  çığlıklarımı,ağlamalarımı duymamak için evden komşulara kaçmıştı.
Kirve amca ayaklarımdan tuttu, koyun gibi yere serdiler. Herşeyim artık ortadaydı.  Sünnetci amca usturasını çıkardı.  Titriyordum. ama yapacak birşey yok geri dönemezdim. Hiç bir uyuşturma yapmadılar. Bir çubukla ucundan sündürüp,gözümün önünde  usturayla kesildim. Avazım çıktığı kadar ağladım. Artık bu acıyı cekecektim. Erkek olmuştum. O kol saati yıllarca çalıştı ve bozuldu taşınırken de kaybettik.  Ne zaman Mavi beyaz kadranlı Kol saati görsem Sünnet acısı gelir aklıma.

(Hasan 46 yaşında  Kocaeli )

maziden gelen anılar

80 li yıllarda ailenin en küçük erkek bireyi kapının önünde oyun oynuyorken cinsel farkı henüz farketmeyen ben, bir yaz günü kapı önünde Büyükçe don arasından görünen pipi gibi fazlalığımı farkeden benden 1-2 yaş büyük komşu kızları tesadüfen aradan görünce çok şaşırmıştı. Benden daha uyanık oldukları için  bundan sonra doktorculuk oynama eğilimleri başlamış, incelemeye yeltelenmişlerdi. Belki de beni doktor hemşire rolüyle  incelemeleri, dokunmaları çocukça hoşuma gitmişti.İzin veriyordum. Ama sıranın bana geldiğinde bende fazlalık olan onlarda olmayan şeyi farketmiştim. Onlar benim gibi ayakta işeyemiyor, sanki bir şekilde kesilmişti hadım edilmiş gibiydiler. Oralarını yaz ayında kırmızı görünce bende korkmuş şaşkınlığa düşmüştüm.Biz çocuktuk bazen çıplak olabilirdik. Birbirimizi görmek doğaldı . Kızlar benim en iyi arkadaşımdı. Çevrede fazla çocuklu insan yoktu. Birazda mecburduk, o zaman Bursada fazla insan yoktu oturduğumuz semtte.
Sünnet olacağımı ilk defa kızlardan öğrendim. Ama arım yamalak. Kızlarınkini bazen görünce benim de onlar gibi olacağımı sanıyordum.Acı çekmiyorlardı hayatlarından memnunlardı.  Ayakta işeme rahatlığını kaybetmek. Onlarınkini kim kesmişti .Anneme babama sormuştum sünnet olayını. Sadece geçiştirerek kaçamak cevaplamışlardı. İkisi de çalışıyor, bana babaannem bakıyordu. 4.5 yaşıma geldiğimde annem bana pazardan fistan satın aldı. Arkadaşlarıma söylediğimde bana güldüler. Erkekler fistan giymez... kiki kikir kikir güldüler. Birbirlerinin kulağına bişey söylediler. Galiba haklıydılar. Ne söylediklerini öğrenmeliydim. Bana imaa ediyorlardı, ama bir türlü aklıma gelmiyordu. İki parmağı arasında makas işareti yapıyorlardı gözümün önünde. Bir türlü anlayamıyordum. Merak etmiştim Bana ne söylediklerini öğrenmek için herşeyi yapacağımı söyledim. Tamam,. O zaman doktorculuk oyununda biraz daha ileri gitmişlerdi ellerini makas gibi yapıp oramla hala doktorculuk oyununa devam. Çamaşır mandalı ile kıstırmaya çalışıyorlardı.Hasta rolünden bıktım. En sonunda kızdım söyleyin artık.  Sünnet olucaksın anlamadın mı. Kesecekler bunu senin büllüğünü..
Tırstım küfürü bastım , ben kestirmem döverim onları la kim keser..  Ben tabii bunu unuttum. Annem babam işyerinden izin almış ayakkabı atölyesinde çalışıyorlrdı. Takunya çok tutuyordu o zamanlar. Pikniğe gitmeye karar vermişler bende sevinmiştim çantaları doldurdular dedemin evine hesapta pikniğe gittik. Herşey ayarlanmış yatak filan anlamadım ne uyutucu ilaç ne birşey 2 kişi sandalyeye oturtarak bülbülü açığa çıkardılar. İhtiyar geldi pis herif bana bak yukardan kuş çıkacak. derken kesildik. ağzıma lokum tıkanlar. bağırsan bağıramazssın. 2 ay dedemin evinde kaldım. Tek sevindiğim şey kızların gibi tamamen kesilmemiş olmasıydı. Eve döndüğümüzde arkadaşlarım geçmiş olsuna geldiler. çanak çömlek tencere nazar boncuğu.
Yine oyun oynadık ama bu sefer onlar merak ediyordu nasıl kesik,Ne kadar kesik,babasınınki nasıldı ? onlar gibi mi değilmi ucu kaldı mı. Evet mantar gibi bişeye döndürmüşlerdi . Bu sefer ben dedim gösteririm ama doktorculuk oynınca siz önce gösterin. .Sadece 1 kez gösteririm bir daha hiç görmiyceksiniz bunu. Evet biribirimizi son kez gördük ben 4 yaşında onlar ise 6-7 yaşındaydı. Bu bir sır kalacaktı tuttuk. Basit çocukluk sırları. Şimdi düşünüyorum da ne kadar detayları hatırlıyorum,genelde unutulur

Geçmiş çocukluk

Sanırım 4 yaşındaydım Sünnet kelimesini ilk duyduğum zaman. Kadınlar toplanırlardı genellikle mahallemizin kız çocukları fazlaydı yada erkek çocukları benden büyüktü. Kız erkek farkını kızların evcilik doktorculuk oyunu oynarken çişi gelince bahçeye oturarak yapmasından anlamıştım.Kızlar oturarak yapıyorlardı ama o zamanlar çocuk olduğunuz için cinsel bir akıl fikir aklınıza gelmez. Kızlar erkeklerden daha uyanıktı ama nedense hep evcilik oyunları oynarlardı. 3-4 yaşıma gelmeme rağmen hala bazen çişimi altıma kaçırıyordum. Kadınlar haftada birkaç gün bizim evde toplanıyorlar. Beni çok seven Aysun teyze vardı onun hiç çocuğu yoktu,Duldu kocası askerde ölmüştü,Kocasının yası için geçici olarak kiradaydı kalıcı değildi. Belki de bunun tesiriyle en çok kucağına beni o alırdı. Kadınların o zaman yeni moda olmuş Ten rengi külotlu çoraplı modası birbirlerine sanki çorap reklamı yaparmışçasına rahat hareketler yapıyorlardı. Yazın ortasında bazen sadece birbirlerine aldıkları iç çamaşırları göstererek eğlenirlerdi..Benim erkek olarak aklımın ermemesi onlar için hiçbir tehdit oluşturmuyordu. Aysun yengenin kucağına oturdum konuşulan hiçbirşeyden aklım almıyordu. Aysun yengenin dizleri üstündeyken altıma kaçırdım.  Aaaa kız bu işedi,
Annem  çamaşırlarımı çıkarıp beni yan odada altımı çıkarıp öylece bıraktı muhabbetine döndü. Bahçeye çık dedi. Mevsim yaz mevsimi sıcak. Kadınların önünde öyle çıkınca. Ayy erkek olucak bu büyümeye başlamış baksana bir tanesi gibi Tü tü tü tü gibi kelimeler. Kadınların çoğu orama bakıp ''kız ne zaman kestiriceksiniz bir oynayalım kurtlarımızı dökelim'' mahallede erkek çocuk pek yok uzun zaman oynamadık '' gibi kelimeler söylendiler. Kim neyi kesecekti ?neden kesilsin neden oynayacaklar. Kadınların kendi düşünceleriydi herhalde.  Aysun yenge beni hemen dizine aldı kulağıma fısıldadı sen çişini yaptın üstüme ceza vericem sana. Bacakları arasında malım meydanda herkesin gözü önünde kadınların bacakları  baldırları arasında erkek çocuğuydum, benden başka çocuk ta yoktu tesadüf. Konu bendim ama haberim yoktu. sanırım herkesin dikkatini çekiyordum ama çocuktum işte. Kelimeler kestirmeden açılmış, sünnetin kına gecesine varmıştı kelimeler. Aysun yenge kulağıma fısıldadı , sen söyle bakalım sünnet olucak mısın ? dedi , Sünnet ne demek aysun abla ? Çükünü kestirmen demek.  Ben çükümü kestirmem kii...Acır . Acımaz merak etme.
Kim neden benle uğraşacaktı, Niye kesilsindi ki.  Bir zaman sonra sünnet kelimesi daha fazla edilir hale geldi. Kadın gününde benim kasabaya gütürülüp sünnet edileceğimden bahsediyorlardı.  Kendi çocuklarının acıyıp acımadığı kaç gün yara kaldığı ,kabuk attığı ne ilaçklar kullandıklarını anlatıyorlar. Doğrusu umurumda değildi ama merak  ediyordum. Aysun yengenin evinin önünde oynarken beni çağırdı. Kek yapmıştı ban kek verdi.  Sen yakında sünnet olucaksın bende sizinle geleceğim dedi.
Aysun yenge çüküm kesilirken çok acır mı ?  Hımmm biraz ,Çok merak ediyor musun ? Evet bekle biraz .. ..??
Kadınlara hafiften anlamını bilmediğim ilgi duymaya başlamıştım.Biraz erkek oluyordum belkide. Sonbahar mevimiydi Külotlu çorap hala modaydı siyah giyinmişti o gün ve açık giyinmeyi seviyordu.
Elinde buzlukla bir buz parçası getirdi. Sana ceza vericem hemde acısı nasıl öğreneceksin.  Önce sünnet olacak erkek çişini yapmalı.  gittim yaptım döndüm. Şimdi dedi çıkar bakalım buz parçasını sürünce soğukluk hissettim. Çoraplarıma işemek nasılmış gör bakalım dedi. Acı vardı. Bu acıyı unutma. Aramızda kalacak. Tamam dedim . Çok geçmeden kasabada bir  Sağlık ocağı gibi yere gittik. O zamanlar kadınlar sünnet odasına almıyorlarmış, Aysun yenge erkek gibi kadındı sanırım beni çocuğu olmadığı için çok seviyordu. Belki de erkek çocuklarına ilgisi erkek olamadığı içindi yada içindeki intikam hırsları bilemediğim birşeyler vardı.Yine şık giyinmişti İçeri girmeyi başardı Kolumdan o da kirve gibi tuttu. Onun gözünün içine bakarak göz yaşlarım aktı. Erkek oldun çocuğum dedi. Kesilen parçayı babama verdiler. Bunu ne yapayım dedi,  Aysun yengenin bahçesine gömdük 2 ay sonra. Erkek olduktan sonra yaralarımın  iyileşmesini de gösterdiğim annem dışında tek kadındı. Sünnet olduktan sonra bir daha hiç altıma işemedim. Aysun yengenin cezası işe yaramıştı.
Bunlar olduğunda bir çocuktum. Sapıkça hiçkimsenin bir niyeti yoktu.Onlar benim büyüğümdü ayıp olmazdı. Aysun yenge ye memleketinden talibi çıktı ve kadın bir daha hiç görmedim. Bunu düşünerek hikaye haline getirdim. İster inanın ister inanmayın.
bu anlattıklarım 1978-1979 lu senelerdi Arif 38 yaş.

ustura

Usturanın bir sünnet aleti olacağını erkek çocuk olsanız akıl edemezssiniz. Şimdi tabii öyle birşey yok. Gecekondu semtine sünnetçi girdiği zaman. Babanız karar verdiğinde yapacak yok. Baba ancak iş bittikten sonra eve gelir kirve olacak kişi kahveden herhangi biriydi. İnsan nerede doğduysa değil doyduysa. Gurbete düştüğü zaman neyin nasıl olacağı değil, herhangi şekilde olması yeterlidir. Yoksa düğünler gösterişler elbette ki yapmak istenir.
Bir gün sünnet olacağımı biliyordum, ama nasıl olacak hep olan arkadaşlardan kulaktan duyma öğrendim. Nedense hep makas işareti yaparlardı.  Çükün kesilmesi olayı makasla olmalıydı. Bunun acılı bir olay olduğunu biliyordum. Komşu arkadaşım Alininki şişmişti. Kendimi onun yerine koyup bir gece rüya bile görmüştüm, kesiyorlardı. Olmayınca korkuyorsunuz. Erkek çocuk kafasında belki de ilk erkeklik acısı.
Erkek olduğunu kanıtlamalısın, Ağlamamlısın acısa da, ağlamayacaksın.. sen erkeksin. sinirlerini koparsalar da ağlamayacaksın..
Ne yazıkki ,Hep düşündüğüm gibi olmadı. Bıyıklı bir ihtiyar geldi evimize yatak hazır 5-6 yaşlarındaydım,  Bana git işe dediler çükünle vedalaş diye güldüler. Sünnet olduktan sonra uzun süre çişe gitmiyim diye. Tuvaletten kaçabilirdim.Ama erkek olmalıydım. Bir şekilde yine keseceklerdi. Herkes oluyordu bunu.
İçeri döndüm, manzara
Bir ustura o zamanlar jilet bulmak zor kimbilir kaçıncı kişi olacaktım aynı usturadan geçen, usturayı önce bir kayış kemerde bileyledi sonra  kolonyaya tuttular. Mikrop kırmak için.  Anladım , Gözümün içinden yaş akıyor ama ağlamıyorum.
Babamın arkadaşlarından 2 si tuttu beni, kurbanlık bir hayvan gibi ne tepinebilirsin nede kaçabilirsin. Malım meydanda. Tuttu bir sündürdü. usturayı tutmasıyla kesmesi bir oldu. Acıdan bağıramamak herhalde bu olmalıydı.  Nefesim daraldı içimden bağıracak zamanı buldum. ama artık geçti.
Sanki kendi kendine taşa takılıp yere düşen çocuğun acısını duyuyordum ama ,acımayacak  üff deseler de acıyordu.
İlaç yok o zamanlar uyutucu bişey yok. Sünnetçinin yanında sadece kanı durdurmak için kullandıkları kan taşı, Berberler kan taşı kullanırlardı. Baharatlar tozlar koydular, ellerimi tuttular taaa ki benim dokunmayacağımı anlayana kadar.
Babam geldi bana para verdi, ağzıma ilk defa sigara koyup içirtti.Bu sigara beni teskin etmek ilgimi başka yere çekmek  içindi. Erkek oldun evladım dedi. ..Gözyaşlarıyla gözgöze geldim.
Sünnetçiler de genellikle berberlerden olurdu. Berberler diş bile çekerlerdi.
1 ay kadar agrısı yarası 3 ay kadar sürdü, Erkek çocuğum olmadadı bir daha böyle bir şeyle karşılaşmak duymak görmek te nasip olmadı. Hayatın yaşanan ama görünmeyen bir anı, Yada anısı.

Muerathn elbol s. (erkek yaş 55)

acısı unutulmaz

1980 li yıllar felan işte. Çocukken korkutulurduk seninkini baltayla keserler. Büyürse daha çok acırmış. Evlere gelirdi sünnetçi . Bir mahalleye girdi mi hele sünnetçinin geleceği bilinirse  4-12 yaşında sünnet olmamış çocuk bırakmazdı. Kaç kaçabilirsen . Kasabaya köye hergün gelmez ki adam sırf senin için :)
Hayal meyal hatırlıyorum. kıstıracak mandal gibi bişey de vardı onunla ucundan geçirdiler. hergün görmediğim bir alet görmek te istemem.
Keserlerken acıdan ve korkudan ama avazım çıktığı kadar bağırıyordum, ağzıma lokum sokuşturuyorlardı. Ayaklarım elim tutulmuş vaziyette. 6 yaşındaydım. Sinirlerin koptuğu an acının doruğunda erkek oldun dediler. Saat taktılar. Sigara içirdiler. Saat takınca acısı geçmedi ki. 3 ayda anca toparlandım. Çocukluk şoku unutulmuyor. Çoğumuzun bir korkulu karanlık hikayesi vardır sadece kimsenin aklına gelmez bunu araştırmak kimbilir.  Böyle blog açmak iyi olmuş. Tabii şimdiki sünnetler böyle midir bilmem
Acısı unutulmaz  bişey işte

(Muarrem TT)

berberde sünnet

Yaşım belki geçkin ama iyi hatırlıyorum. Sokakta sünnet olanlar vardı ama aileler çocukları korkutmamak için önceden söylenmezdi yaşı küçük çocuga sünnet olacağı. O zaman kasaba hayatı bugünün köy hayatı gibiydi.
Sıcak Yaz günleri yaşanıyordu.
Kahraman abi asıl benim berberimdi ama  bu sefer başka berbere gidip tıraş olucaktım. Anam bana kız gibi beyaz fistanlık almıştı. Kadınlar toplanmış 1 keresinde bana giydirdi, kadınlar. Fıs fıs fıs konuşmalar . Nedense annem benim iç çamaşırımı değiştirdi oracıkta hepsinin önünde.. Lacivert renk şort giydirdi.Bana baktılar. Gülüşmeler kikirdemeler olmuş anlamamıştım bile. Sünnet öncesi Kadınların toplanması bizim oralarda adettenmiş.  Büyümüş ..  gibi kelimeler  maaşallah. tütütü
Sünnet düğünleri de yapılırdı mahalle arasında ,Belki durumumuz kötüydü yada yaşım küçüktü, babam bana erkek olacaksın dedi, Ben olayı anlayamadım çocuk yaşımda. 4.5- 5 yaşımdaydım.
O gün anam beni Leğende banyo yaptırdı. Benden 6  yaş büyük ablam sanki son defa erkek çocuk görüyormuş edasıyla benim çıplak vücudumu süzerken bir kere daha  gözgöze geldim.  Ben kızlarla erkekler aynı şeye sahip diye bildiğim için. Ablamın yada diğer kızların yanında utanmazdım yada utanma duygusu henüz gelişmemişti.
Ablam belki de merakta haklıydı. O zamanlar kapalı bir toplum TV yok ,dergi kitaplar internet yok. Belki bir kız çocuğunun  o yaşta  görebileceği çıplaklık ancak o kadar olabilirdi.
İşte tertemiz oldum, Çok beğendiğim Lacivert şortu giydim. Temiz  şekilde akşam üstü dayımın arabasına bindirdiler beni , Hiç tanımadığım bir berer dükkanının önünde durduk , Pencereyi  kapadılar. Babam beni berber koltuğuna oturttu. Çocuk sana emanet dedi gitti. Berberde Nurettin amca da herhalde Tıraş olmaya gelmişti diye düşündüm. 1 kişi daha vardı berber yardımcısı.
Herşey o kadar gerçekçi ki  :) makaslar , Ustura , jilet    kolonya sargı bezi  . Saç tıraşı Trıaş olucam sanıyorum.
Adam ne kadar titiz diye düşünürsünüz Usturaya kolonya ,ispirto döktü  pamukla temizledi.
Arkamdan Nurettin amca ellerimi ayırıp arkadan tuttu,  Berber yamağı daaşağı eğilmiş Ayaklarımı tutuyor.
Bu ne biçim şaka ,   Berber üstümdeki Lacivert lastikli şortu sıyırıverdi. Bütün malım meydanda .  O zaman ne uyutucu bir ilaç birşey yok. Oramdan kavradı berber. İlaç gibi birşey sürdü yaprak ezmesi gibi bir ot suyu gibi birşey. Sündürdü sündürdü  kopacak gibi oldu. Görüklerimden heyecanla bağıramıyorum. Acısına mı yansam  gözümün önünde kesiliyor.  Tam ortasını mandal gibi birşeyle kıstırdı . öteki köşede kalan kısmı usturayla aldı.
İşin garip kısmı kesilen parçayı pamuk içinde bana gösterek  Sünnet oldun dedi.Nurettin amcaya pamuk içinde verdi.  Canımın acısı etraf kan revan .onca pamuk bu yüzdenmiş .
Tamamen komploya geldim. Nurettin amca kirvem olmuştu. Babam dışarıda arabada beni bekliyor. Aldılar arka koltuğa oturdutp ellerimi ayaklarımı tuta tuta eve paket gibi geldim. Annem gözleri yaşlı
Yataga yatırdılar 2-3 ay yaraların iyileşmesi sürdü, paralar veren komşular. Bundan sonra artık Hiçkimseye gösterirmiyim. Utanma çağına girdim.  Hayatımda duydugum en keskin acı sünnet acısıdır.  Bu yüzden  konuyu görünce bende yazayım dedim.

(Kadir. 45 yaş)

sünnetim

Erkek çocuk olarak pohpohlanırdık. Erkek şunu yapar bunu yapmaz falan felan.

Dedemlere gittiğimde  dedem pipimin ucunu  pantolon üstünden nasılsa tutturur iki parmağıyla sıkardı. Bakalım nasıl erkek olacaksın görelim . Acıyor mu ? 

Acımıyor –

Acıyor mu  ?

Acımıyor

Sıkardı   acısa da biraz

Acımıyor derdim

Afferim derdi,   5 lira harçlık alırdım dedemden

Sünnet günü geldi çattı,  elimizde kınalar yakıldı.  Bir tuhaf oldum kızlar aglayacak gibi şarkılar söylüyo , bu iş uzadı bende korktum aglamaya başladım.

2 günsonra sünnetçiye götürdüler beni, yok oğlum şimdi kesmiycez sadece kontrol yapıcaz filan. Önce iğne yaptılar  altından üstünen , tentürdüyorla  temizlik fazlı zaten bir agırlık çöktü üstüme.  Ucunu kıstırıyolar acıdı mı acımadı mı  diye soruyor.

Keserlererken korkunç bir acı hissettim. Uyuşsa da   dişimi sıktım aynı dedemin yaptıgı gibi.

Acı içime işledi. Aglamaya başladım ama asıl acısı uyutucunun etkisi geçtikten sonra başladı.

Yüzüm kıpkırmızı al al oldu.

Sünnet olmak kolay mı   2 gün canım yanmasından uyku yok.

Yaraların iyileşmesi 3 ay

iyi ki bir defa olunuyor yoksa çekilmezdi.

dursun alçemenli (erkek 1975)

gecekonduda sünnet

1978 li yıllardı  , istanbulda   Biraz gecekondu sayılacak bir semtte küçükköyde oturuyorduk. Ailem Erzincanlıydı. Ama babam memur oldugundan istanbula gelmiştik.  Ben henüz 5 yaşında abimde 9 yaşındaydı. Abimin yaşı geçmesin diye beni de sünnet ettireceklerdi.

Mahallede başka çocuklarınkine baktığımda benimle aynıydı. Yalnız mahallede orhanın pipisi sünnetliydi. Ona 1 kere bakmıştık nasıl diye.  Mantar gibi olmuş hatta gülüştük.

Bende de aynısı olmalıydı , birgün ve gidip  pipimi çekiştirdim.  Evet  daha fazla çekiştirince acıyordu. Orhanınki gibi bişey vardı içinde.

Yaz tatilinde sünnet olucaktık okul biterken hazırlık başladı . Abimin  okulu olduğu için yazı seçtiler ben daha küçüktüm.

Sünnet düğünü filan yapmadık, fazla paramız yoktu sessiz bir şekilde Sünnet günü çattı.

Derken siyah çantalı bir adam annem bizim beyaz sünnet fistanlarını giydirmişti.

Önce abiminkini kesiceklerdi. O zaman iğne uyutma yoktu. Abim bana örnek olmak için sanırım erkek gibi cesur davranmaya çalıştı.

Adam pipisine bir makas gibi bir şey sokup çektridi. Başka bir aletle kıstırıp usturayla kestikleri anda acıdan kıvranmaya başladı. Ağlıyordu. Korkunç sesle. Oradan kaçtım 

Onun başına gelen bana da gelecekti. dururmuyum orda.  Bana senin çükün abinden daha küçük acımaz demişlerdi. Vınn kaçtım  ama Kapıyı kilitlemişler dışarıdan.

Amcama yalvarıyorum yok olmaz kesmeyin çükümü… J  Yok oğlum acımaz seninki küçük. Ağlıyorum , odanın içinde nereye koşucaksın 3 tane izbandut gibi adam.

Bağıryorum, fistanı açtılar kabak gibi mal meydana çıktı , pembe tentürdiyot gibi bir şey pamukla sürdüler.  Ne iğne ne bir şey cart daldırdı ucundan   canımın acısından bağıramıyorum. Usturayla da başını tamamen kestiler. Ellerimi tuttular kan durdurmaya çalışırlar zaten abimin kanı yerde. 1 hafta sonra Balon gibi  oldular kesilen çükler.

Abimle birbirimize bakıyoruz gülsek gülemiyoruz. Acıdan. En ağır acı kesilen günden 2 gece uykusuz kalmıştık . kanamamız dinmişti. yatıtırıcı ilaç ta yok.

Birtakım tozlar ilaçlar sürüyorlar. Tam bir vahşet gibi . pansumanda hep yara tozu denen sarı toz koyuyordu annem

 Bugün düşünüyorum da 2 oğlum var onlar daha şanslı sünnet oldu. Ama sünnet acısı ne yaparsan yap erkek çekmek zorunda. Erkek olduğunu anlaması için hangi usulle kesilirse kesilsin.

(erdem sl. yaş 37 erkek)